Bursa’nın Gemlik ilçesinde meydana gelen 3,9 ve 4,2 büyüklüğündeki iki ayrı deprem, Marmara Bölgesi’nin altındaki hareketliliği bir kez daha gözler önüne serdi. Depremler İstanbul, Yalova ve çevre illerde de hissedildi. Yetkililer olumsuz bir durum yaşanmadığını bildirirken, yer bilimciler “tehlike göz ardı edilmemeli” uyarısında bulundu.
DEPREMLER KISA SÜREDE PANİK YARATTI
AFAD, ilk depremin saat 11.47'de 9,82 km derinlikte 3,9 büyüklüğünde meydana geldiğini, ardından saat 12.57'de 4,2 büyüklüğünde ikinci bir sarsıntının kaydedildiğini duyurdu. Kandilli Rasathanesi ise ilk depremin büyüklüğünü 4.0 olarak ölçtü. Bursa Valiliği, iki depremde de can ya da mal kaybının yaşanmadığını açıkladı.
“MARMARA BİR BÜTÜN OLARAK DEĞERLENDİRİLMELİ”
Jeoloji Mühendisleri Odası Deprem Danışma Kurulu Üyesi Prof. Dr. Süleyman Pampal, Gemlik’in depremselliğine dikkat çekerek, “Bu bölge Kuzey Anadolu Fayı’nın güney kolu üzerinde. 1964’te 6,7 büyüklüğünde deprem yaşandı. Marmara'da büyük yıkım potansiyeli halen var” dedi. Pampal, İstanbul’un da bu fay hareketlerinden etkilenebileceğini vurguladı.
PROF. DR. NACİ GÖRÜR: “ENERJİ BİRİKİYOR”
Deprem bilimci Prof. Dr. Naci Görür ise sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Gemlik’teki sarsıntı Kuzey Anadolu Fayı’nın güney kolunda meydana geldi. Bu kol geç enerji biriktirir ama etkisi büyük olabilir. Göz ardı edilmemeli” uyarısında bulundu.
“YEREL YÖNETİMLER HAREKETE GEÇMELİ”
Görür, açıklamasında bölgedeki yerel yöneticilere seslenerek, “Kentleri depreme dirençli hale getirmek için adım atılmalı. Halk da bu talepte bulunmalı” dedi.
ERCAN: “OLAĞAN DEPREMLER, PANİK GEREKMEZ”
Jeofizik Uzmanı Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan ise sarsıntıların Kuzey Anadolu Fayı’nın Gemlik-İznik segmentinde oluştuğunu belirterek, “Bu tür depremler bölgede olağandır. Daha büyük bir deprem beklentisi için bilimsel veri yok. Ancak uzun vadede 6.2–6.4 büyüklüğünde bir deprem yaşanabilir” ifadelerini kullandı.
MARMARA’NIN ALTI KAYNIYOR
Uzmanlar, Marmara Bölgesi’nin farklı kollarla ayrılan aktif fay hatları üzerinde bulunduğunu hatırlatarak, özellikle İstanbul’dan Saros Körfezi’ne uzanan kuzey kolun en tehlikeli segment olduğunun altını çizdi. Uzmanlara göre yaşanan sarsıntılar, uzun vadeli risklere karşı bir uyarı niteliği taşıyor.Kaynak - Haber Merkezi