İzmir’in içme suyu ihtiyacını karşılayan Tahtalı Barajı’nda su seviyesi geçen yıla göre yaklaşık yüzde 50 azalarak yüzde 13,56’ya geriledi. Barajdaki toplam su hacminin 58,5 milyon metreküp, kullanılabilir su miktarının ise yaklaşık 40 milyon metreküp olduğu açıklandı. Geçen yıl aynı dönemde barajda 100 milyon metreküp su bulunurken, doluluk oranı yüzde 28,06 olarak ölçülmüştü.
“Kuraklık Geliyorum Dedi”
Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Çevre, Biyoçeşitlilik ve İklim Değişikliği Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, 2020’den itibaren dünyada kuraklığın etkili olmaya başladığını belirtti. Prof. Dr. Yaşar, “Beklenen kuraklık geldi ve bu sefer biraz uzun sürdü. Ancak asıl neden nüfusun çok artması. Yağışlarda büyük bir değişiklik yok ancak suyun kullanımı ve yönetimi sorunlu. Neredeyse 90 milyon nüfusa ulaştık ve yağan yağmur yetmiyor. Sularımızı bilimle yönetmemiz gerekiyor. En uygun sulama sistemleri tercih edilmeli, ürün desenleri buna göre belirlenmeli. Gelişmiş ülkelerde kuraklığa karşı önlemler alınırken, bizde suyun kullanımı konusunda yeterli adımlar atılmadı.” dedi.Yeni Rekor Seviyeler Gündemde
Barajda 2008 yılında su seviyesinin yüzde 2’ye kadar düştüğünü hatırlatan Prof. Dr. Yaşar, bu yıl da tek haneli rakamların görülebileceğini belirtti. “Geçen yılki gibi yüksek su tüketimi devam ederse eylül ayında yüzde 2’nin altı bile görülebilir. Şu anda günde yaklaşık 100 bin litre metreküp su kullanılıyor, bu durumda bile seviye yüzde 5-6’ya kadar inebilir. Yaz aylarında suyun buharlaşması da seviyesi daha hızlı düşürüyor.” ifadelerini kullandı.Su Kaynaklarının Bilinçsiz Kullanımı
Prof. Dr. Doğan Yaşar, su tüketiminin yaz aylarında keyfi nedenlerle arttığını vurgulayarak, “Kışın kişi başı 130 litre su tüketilirken, yazın bu miktar 200 litreye çıkıyor. Balkon, araba ve bahçe sulama gibi nedenlerle su kullanımı artıyor. Geçen yıl Tahtalı Barajı’nda günlük 230 bin metreküp su çekiliyordu. Tüm barajlarımızı ve yer altı sularımızı bilinçsiz kullandık. Gri suyun tarımda değerlendirilmesi gerekiyor. Su, partiler üstü ve bilimle yönetilmesi gereken bir kaynaktır.” dedi. 
